Bitmemiş bir gül
Bir gonce râz-ı aşkı sarar penbe bir güle
Bir gül bugün nişanlanacak andelîb ile
Güller açınca kendini her kalb-i derbeder
Güller açınca arş-ı hayâlâtı devreder
Cûlar güler uzakta, çemenlerde bâd-ı saf
Eyler harem-serâyım eş kuşların tavaf
Güllerle rû-be-rû açılır taze sineler,
Her sine kendi üstüne güllerle iğneler.
Hakikat-i Sevdâ
Bir şüphe-i hissiyye ile dalgalanır dil;
Bir heykel-i gül-rû dikilir kalb üzerinde;
İnsan bütün ahzân ü meserrâta muâdil
Bir tatlı dönüş hisseder âvâre serinde
Her cevf-i hayâtî, sevilen şeyden ibaret
Bir lem'a-i nev, şaşaasıyla eder ihfâ;
Bir berk arkasından ederek ömrü temâşâ
Bin müddet için göz kamaşır... İşte muhabbet!
Pek boştur o his, lakin o boşlukla dolar dil;
Âfâk-ı hayatiyyedeki cevfi o örter;
Herkes hep o boşlukta arar bir tutacak yer
Pîrâmen-i ömründeki girdâba mukâbil
Sevdâya mukabil duyulur ruhta her gâh
Bir def-i peyâpey ile bir cezb-i peyâpey;
Bir istiyor insan onu, bir istemiyor... Âh
Sevmek bile doğmak gibi, ölmek gibi bir şey!
Güzel Sözler
Hakiki büyük adamlar
Güzel ağaçlara benzer
Dallarında yuvalar kurulur
Gölgesinde yorgunlar dinlenir
Çiçeklerine sürünenler
Güzel koku alırlar
Meyvesiyle açlar doyar ve yaprakları arasından dökülen güneş damlaları toprağa hayat verir.
Senin icin
Sesin işler gibi bir şûh kanat gamlarıma
Seni dinlerken olur kalbim uçan kuşlara eş
Gün batarken sanırım gölgeni bir başka güneş
Sarışınlık getirir gözlerin akşamlarıma.
Doğuyor ömrüme bir yirmi sekiz yaş güneşi
Bir kuş okşar gibi sen saçlarımı okşarken
Koklarım ellerini gülleri koklar gibi ben
Avucundan alırım kış günü bir yaz ateşi
Gönlüme avdet eder her unutulmuş nisan
Ne zaman gençliğini yolda hırâman görsem
Eskiden pembe dudaklarda dağılmış bûsem
Toplanır leblerime bir gece dalgın dursan
Seni zambak gibi gördükçe açık pencerede
Gül açar bahtımın evvelki hazanlık korusu
Genç eder ufkumu hülyâlarımın genç kokusu
Sorarım ak saçımın örttüğü yıllar nerede
Çehremi varsın o solgun seneler soldursun
Yeni yıldız gibi doğdukça güzel her akşam
Gençliğin böyle benimken kocamam hiç kocamam
Ruhum, ölsem bile ben, sen yaşayan ruhumsun